Avcı Türkler | Avcı ve Atıcı Platformu. Portal
Portal
09-12-2021, 03:28 PM
Yorumlar : 0 • Okunma : 1201
Balık Yemi Seçimi Nasıl Yapılır
Kıyıdan yemli avlanan balıkçıların en dikkat edecekleri konuların başında yem seçimi gelir. İyi yem balık tutma ihtimalinizi önemli ölçüde arttırır. Şunu hemen ekleyelim balıkçılıkta hiçbir faktör tek başına belirleyici olmaz. Yanlış havada yanlış yerde olursanız sorun en iyi yemi de kullansanız balık tutamazsınız.
[Resim: IMG-20191020-WA0002-225x300.jpg]
Bu yazımızda yem seçimimizi neye göre yapacağımız konu edilecektir. Yani hangi balığı hangi yemi kullanırsak daha iyi av yaparız sorusunu cevaplamaya çalışacağız. Ancak konuya girmeden birkaç açıklama yapmak gerekir:
Öncelikle denizlerimizde birbirinden farklı avlanma yöntemleri ve yemler kullanılabilir. Bizim bu yazıda yapacağımız yem tavsiyeleri genele yöneliktir. Yani her bölgede geçerliliği olan bu yemlerin etkililik sıralaması bölgeden bölgeye değişebilir.
Tek başına iyi yem size avı garanti etmez. Yem seçiminin yanında aşağıdaki etmenlere de dikkat etmeniz gerekir.
Nereye gideceğiniz,
Balık için uygun hava koşullarını seçip seçmediğiniz
Ne zaman balığa çıkacağınız (Sadece saat değil; mevsimler de balık avında çok önemlidir. Örneğin göç sebebiyle yazın lüfer bulmanız zordur. Ya da yazları balıkların çoğu derinlere, serin sulara kaçtığı için kıyıdan balık avları verimli geçmez).
Balık avı üzerinde önemli etkenlerdir.
Yem seçiminde başka önemli bir nokta hangi balığı avlamaya gideceğinizdir. Çünkü iyi balıkçı hedef balığa gider ve tüm malzemesini ona göre belirler.  Özellikle yem seçimi buna göre yapılmalıdır. Aksi halde işiniz biraz şansa kalır. Yemlerinizin tazeliği ve merada doğal olarak bulunup bulunmadığı da önemlidir(en iyi yem nasıl olmalı yazısı için tıklayınız). Balık kandırmanın en iyi yolu ona sevdiği yemi vermektir.
Hangi Balığa Hangi Yem Kullanılır
Çipura(çipra) için yem: Çipura, kıyıdan kumluk veya kırma kayalıkların kumluk yerlerle buluştuğu alanlarda ve liman içlerinde avlanabilen bir balıktır. Çipuranın oldukça çeşitli bir yem diyeti vardır. En çok tercih ettiği yemleri şöyle sıralayabiliriz: Her türlü kurt ve kurtçuk, sardalye, sülünes, yengeç, mamun ve midye. Bunun dışında kapak, madya, kalamar vb. yemlere de atladığı olur. (Bu yemler özellikle pullu diye tabir ettiğimiz balıkların birçoğunda da kullanılabilir). Ama bugüne kadarki tecrübelerime dayanarak çipura avında sardalye ve yengecin en etkili yemler olduğunu söyleyebilirim.
Karagöz, Sargoz için yem: Bu iki balık da taşlık yerleri sever ve oralarda yaşarlar. Ancak dalgalı havalarda kumsallara da gelirler. Karides, sülünes, her türlü kurt, yengeç, ayaklı, midye, mamun nadiren de olsa kalamar bu iki balığın avında kullanılabilir. Bu balıklar ak yem diye tabir ettiğimiz karides, sülünes gibi yemlerle çok fazla avlanır. Yani meralarına giderseniz bu yemlerin hepsiyle de avlanabilirler. İri sargozlar yengece bayılır.
Levrek için yem: Levrek yemli ve at-çek avlarla yakalanan bir balıktır. Kıyıdan yemli avlarda sardalye, teke (özellikle gece avlarında teke çok etkilidir), boru kurdu,  mamun, yengeç, sülünes, canlı kefal gibi yemlerle levrek avlayabilirsiniz. Levrek tavuk göğsüne bile atlayabilir. Önemli olan yemin taze olmasıdır. (İndirme linklerini görebilmek için sitemize üye ol manız veya giriş yapmanız gerekiyor.Sitemize üyelikler ücretsizdir!
Mercan için yem: Mercan balığı genelde kıyıdan iyi av vermez. Çünkü derin sularda taşlık alanlarda yaşayan bir balıktır. Avcılığı daha çok tekneden yapılır. Ancak kıyıdan da zaman zaman avlanabilir. Hem tekneden hem kıyıdan; sülünes, sardalye, karides, kalamar en sevdiği yemler arasındadır. özellikle Sardalye ve kalamar mercan avında çok etkilidir.
Mırmır için yem: Mırmır kumluk alanlarda kıyıya yakın yerlerde küçük gruplar halinde yaşayan lezzetli bir balıktır. Hemen her mevsim avlanabilir. Mırmır, her türlü kurt çeşidi ile avlanabilir. Bazen sülünes, tavuk göğsü ve midye ile de avlanabilir.
İzmarit için yem: İzmarit küçük ama çılgın bir balıktır. Yamyamlık bile yapar. Üçlü köstekli takımla tavuk göğsüyle iyi avlar verir.
Sinarit için yem: sinarit zor bulunan bir balıktır. Ancak avcılığı çok keyiflidir. Yemli, sırtı ve çeşitli sahtelerle avı yapılır. Sinaritin en sevdiği yem canlı iskorpittir. İskorpitin çok büyük olmaması gerekir. Canlı olarak bırakma yapılmalıdır.(bir eldiven yardımıyla yapabilirsiniz) Ayrıca tekneden ya da kıyıdan canlı kalamarla da avlanır. Turunculu kırmızılı alaca renkli başka balık yavrularıyla da avlanabilir. sinarit avında zargana yavrusu, istavrit, gelincik, kaya balığı da kullanılabilir. Bazen şansın yardımıyla sinarit palazı denilen yavruları karides, sülünes gibi başka yemlere de atlayabilir.
Lüfer için yem: Lüfer kendine has takımla yakalanan zorlu bir balıktır. Spin avcılığı son yıllarda çok yaygınlaşsa da gece yemli olarak da avlanabilir. Yemli lüfer avında izmarit ve zargana başta olmak üzere birçok balık kullanılır. Sardalya, istavrit, hamsi ve gümüşle de avlanabilir. Elinizde zargana ve izmarit varsa diğer yemlere gerek yoktur. İndirme linklerini görebilmek için sitemize üye ol manız veya giriş yapmanız gerekiyor.Sitemize üyelikler ücretsizdir!
Zargana için yem: Zargana balığı zargana topu denilen şamandıra ve ucunda gagasına dolanmaya yarayan kandırıcı ipek yardımıyla at-çek yaparak avlanır. Bazen en uçtaki ipeğin yerine küçük iğneler kullanılarak ve bu iğnelere incecik kesilmiş herhangi bir balığın eti (hamsi, kefal, sardalye vb.) şerit halinde takılarak da avlanabilir.
Kupa ya da kupes için yem: Akşam ya da gece avlarında şamandıralı takım kullanılarak iyi avlar veren bir balıktır. Sülünes, karides, tavuk göğsü, hamur ve madya gibi ak yemlerle kolaylıkla avlanabilir. Genellikle orta su dediğimiz seviyelerde sürüler halinde dolaşır. Bu yüzden oltayı aynı yere atmakta fayda vardır.
Melanur için yem: Melanur meraklı ve hareketli bir balıktır. Akşam ya da gece avları verimlidir. Kurşunsuz takımlara kokulu (yumurta ya da balık yağı konulabilir) hamur takılarak avlanabilir. Kıbrıs takımına sarılmış sardalye ya da ekmekle ve karidesle de avlanabilir. Lüfer takımına atladığı da olur.
Kefal için yem: kefal liman içlerinde sıklıkla avlanabilir. En çok Kıbrıs takımına sarılmış ekmekle yakalanır. Bazen diğer yemli takımlara da atladığı görülür.
İspari için yem: Kıyıdan karides, sülünes, tavuk göğsü gibi ak yemlerin çoğuyla avlanabilir.
09-12-2021, 03:25 PM
Yorumlar : 0 • Okunma : 1758
Et ve Balık Kurumu’nun Ekim 1975 tarihinde yayınlamış olduğu “Balık ve Balıkçılık” dergisinde İbrahim Bilge’nin yazısında denk geldiğimiz bir yazı.
Gerçekten o zamanlar güzel araştırmalar ve yayınlar varmış. Keşke şimdi de böyle basılı dokümanlar olsa ne kadar faydalı olur.
Akarsuları, gölleri ve gittikçe çoğalan barajlarıyla balık yatakları zengin, dört iklimi aynı anda yaşayan bir ülkede bulunuyoruz.
Yurdun kuzeyinde ve doğusunda havaların soğuduğu aylarda bir amatör rahatlıkla batıda veya güneyde avlanabilir.
Şimdi tatlı su ürünlerimizin bulunduğu suları bölge bölge ve hangi balık nerede nasıl yaşamaktadır birlikte inceleyelim.
Önce bölgelere göz atalım daha sonra sırası ile balıkları görelim.

[Resim: tatlisu-baliklari-avlanma-teknikleri-02.jpg]
Marmara Bölgesi
Trakya da Meriç ve Ergene nehirleri, Anadolu cihetinde Sakarya, Büyük Melen, Küçük Melen nehirleri ve Riva deresi, Bursa çevresinde Nilüfer, Susurluk, Kirmasti ve Gönen suları ve daha birçok küçük sular belli başlı balık yataklarıdır.
Bu sularda yayın balığından turna, sazan, kefal, yılan ve alabalığına kadar tüm tatlı su balıkları avlanabilir. Bölgede; İznik, Apolyont, Kuş cenneti (Manyas), Sapanca, Terkos, Büyük ve Küçük Çekmece gölleri ile Gala gölünde bütün balıkları bulmak mümkündür.
Ege Bölgesi
Büyük Menderes, Küçük Menderes, Gediz çayı, Bakır çay ve daha birçok küçük sularda kefal, sazan, turna ve yılan balığı avlanır. Bafa ve Mermere gölleri bol balık verir. Köyceğiz gölü başlı başına bir av yeridir. Kemer ve Demir köprü barajları da balık verimleri çok barajlardır. Bölge yayın balığı ile meşhurdur. Bursa ve diğer yerlerdeki yüksek sularda alabalık vardır.
Akdeniz Bölgesi
Seyhan, Ceyhan, Göksu nehirleri bölgenin üç büyük suyudur. Bu üç nehirde bilhassa yayın ve sazan avlanır. Alanya, Manavgat, Finike’nin yüksek kısımlarındaki derelerde alabalıklar kaynaşır. Akdeniz bölgesinde pek çok göl vardır. Bunlardan Eğridir gölünde tatlı su levreği (sudak), Gölhisar, Söğüt, Salda, Kestel, Çorak golleriyle daha birçok küçük göllerde sazan ve kızılkanat pek boldur. Canlı yaşamayan Burdur gölünde de bir iki sene sonra İnci kefali yakalayabileceğiz.

Karadeniz Bölgesi

Bölgenin bütün akarsuları Karadeniz’e dökülür. Yeşilırmak, Kızılırmak, Çoruh’tan başka Rize çevresindeki derelerde sazan ve alabalık avlamak mümkündür. Bölgedeki göllerin çoğu lâgün göllerdir. Yılan balığı ve kefal çok avlanır.

Doğu Anadolu Bölgesi

Başta Fırat ve Murat nehirleri olmak üzere Bingöl dağlarındaki akarsularda ve daha birçok ince sularda sazan avlamak çok zevklidir. Nazik gölle Haçlı göldeki sazanlar 15-20 kilo gelir. Erzurum ve Kars çevresindeki göllerle akarsulardaki alabalıkların avcılığı amatörleri rahatlıkla oralara sürükleyebilir.

Güney Doğu Bölgesi

Dicle ve Fırat nehirlerindeki sazanlar çok iri balıklardır. Buralarda avcılık cazip değildir.

İç Anadolu Bölgesi

Bölgede akarsu, göl ve baraj boldur. Bu sularda yayından sazan balığına kadar bütün balıkları avlamak mümkündür. Hirfanlı ve Sarıyar barajlarının yayınları meşhurdur. Hasanlar, Kurtboğazı barajları ile diğer barajlar avlanmaya müsaittir.
Bütün bölgelerdeki belirli akarsuların yanında öyle küçük sular vardır ki amatörler için Kızılırmak ve Sakarya’dan daha çok verimlidirler. Tatlısu balıklarına kullanılan av takımları deniz takımları gibi bol çeşitli değildir.
Herhangi bir amatör klasik olta takımlarına yerine göre kendiliğinden bir şeyler ekleyebilirse başarı oranını artırmış olur. En birinci yem solucandır. Ekmek içi, çekirge, haşlanmış mısır, sırasında dut bile başarılı yemdir.
Önemli olan bunları balığa yedirebilmektedir.
[Resim: tatlisu-baliklari-avlanma-teknikleri-03.jpg]
Balık Türleri

Sazan Balığı

Bütün sularımızda bulunur. Vücudu yuvarlak, başı küçüktür. Kalın dudaklı, küçük ağızlıdır. Bıyıklı ve bıyıksız olarak iki türü adlandırılır. Sırtı esmer yeşil, yanları sarılı yeşil, karnı kirli sarıdır. Diğer tatlı su balıklarına oranla karnı sarkıktır. Uzun ömürlü balıktır. 4-5 kilolukları çoktur.
[/url]İlginizi Çekebilir:  Hangi Sahte Yem Kullanılır?
İndirme linklerini görebilmek için sitemize
üye ol manız veya giriş yapmanız gerekiyor.Sitemize üyelikler ücretsizdir!
Fırat, Murat gibi sularımızda 20-25 kilolukları yakalanır. Sazan balığının çok çeşitleri vardır. Fakat amatörler sazanı, temiz sazan, sarı sazan diye ikiye ayırırlar. Geri tarafını aramazlar. Temiz sazan kumluk veya taşlık yerlerde yaşar, ince pulludur. Bu sebeple amatörler arasında çıplak diye anılır.
Eti daha az kılçıklıdır. Sarı sazan çamurlu ve batak yerlerde bulunur. Hem çamur kokar, hem çok kılçıklıdır. Balığın asıl yemi solucandır. Hamurdan et ve parça patatese kadar her şeyi yer. Obur hayvandır, bu sebeple avlanması kolaydır.
Derin sularda şamandıralı olta, sığ sularda kısa bedenli, ince iskandilli bırakma olta ile yakalamak lâzımdır. Balık, göllerin derinliklerinde, ağaç gölgeliklerinde, su anaforlarının oluşturduğu durgun dönemeçlerde, derelerin kenar ve ortalarındaki büyük taşların akıntıya göre alt taraflarında bulunur.
Sazanın genellikle tavası yapılır. Bunun için balığı bütün veya fileto çıkardıktan sonra baştan kuyruğa kadar enlemesine ve birer santim ara ile bıçaklamak lâzımdır. Bu şekilde balıktaki ince kılçıklar parçalanmış olur. İlârya veya gambot boyundaki sazanların buğulama ve haşlaması da güzel olur. Bu boydaki balıklar çok vakit kılçıksızdır.

Kızılkanat

Vücudu sazandan daha değerlidir. Pulları kalın ve iridir. Sazanın bütün huylarını taşır. Sazanın yaşadığı bütün sularda yaşar. Sırt, yan ve karın yüzgeçleri tatlı kırmızı renktedir. Balık ismini bu renklerden almıştır. Çok kılçıklıdır.
Balık yakalamış olmak için tutulur. Başta solucan olmak üzere bütün böcek yemleri yer. Küçükleri canlı yem olarak turna avında kullanılır. Yemeği tavsiye edilmez. Köylüler balığı bir gün tuzda bırakarak kılçıklarının yumuşama veya biraz erimesini sağladıktan sonra yalnız tava yaparak yerler.

Tatlısu Kefali

Tatlı suların hareketli ve kurnaz balıklarındandır. Füzeyi andıran biçimli bir vücuda sahiptir. Sazandan ayırt edilişi kafasının büyük, burnunun yuvarlak, karnının daha az sarkık oluşu ve sazan gibi bıyıklı olmayışıdır. Sık ve iri pullu balıktır. Sırtı yeşilimsi mavi, yanları kirli gri, karnı temiz beyazdır.
Balık sularda dönüşler yaptığı zaman bu beyazlık derinlerden bile fark edilir. Kefaller yaşadıkları sulara göre boylanırlar. Derin yataklı derelerle, göllerde çok iri kefaller yaşar. Kefal avcılığı derin derelerle göllerde şamandıralı oltalarla yapılır.
Takım basittir. Şamandıranın altında 30-40 santimlik bedene donatılacak tek veya çift iğneli köstek yeterlidir. Takım muhakkak ince olmalıdır. Balığı sudan almak için kepçe şarttır. Balık çok ürkektir. En ufak bir hareketten şüphelenir.
Her ne suretle olursa olsun amatör katiyen balığa gözükmemelidir. Yem seçer. Sun’i yemi ayırır. Solucan da geçerli olmakla beraber yem, çoklukla ekmek bazen de hamurdur. Suyun transparan olduğu zamanlar ekmeği olduğu gibi, sanki küçük bir kırıntı parçası imiş gibi iğneye takıp usulca suya bırakmalıdır.
Sert atılırsa ekmek iğneden fırlar. Olta suya bırakıldığı zaman yemin etrafına bir kaç parça ekmek kırıntısı atmak avı kolaylaştırır. Kefalin haşlaması ve pilakisi güzel olur. Çorbası makbuldür. Fileto çıkarmak suretiyle tavası da yapılır.

Sudak (Tatlı su Levreği)

Başta Eğridir olmak üzere bazı gollerimizle Hirfanlı barajında çok avlanır. Dişli balıktır. Bilhassa iki yandaki iki korkunçtur. Vücuduna göre kafası iri burnu sivridir. Sırt yüzgeci çifttir ve sert dikenlidir. Kılçıksız balıktır. Haşlaması iyi olur. Daha çok fileto çıkarılarak tava yapılır.
İndirme linklerini görebilmek için sitemize üye ol manız veya giriş yapmanız gerekiyor.Sitemize üyelikler ücretsizdir!İlginizi Çekebilir:  Balık Avında Hava Nasıl Olmalıdır?
İndirme linklerini görebilmek için sitemize üye ol manız veya giriş yapmanız gerekiyor.Sitemize üyelikler ücretsizdir!
Turna Balığı

Turnaya tatlı suların kaplanı denebilir. Açlık tokluk bilmez, her zaman saldırgandır. Av bulamadığı zamanlar kendi yavrularını bile yemekten çekinmez. Çok süratli hareket eder. Atıldığı avın kaçmasına imkan olmadığı gibi ağzından yemin kurtulması da mümkün değildir.
Çenelerindeki kuvvetli dişlerden başka dilinin üzerinde ve üst damağında içeri dönük sert ve sivri pütürler vardır. Yakalanan av her kımıldayışta gırtlağa itilir. Vücudu yuvarlak ve uzundur. Karnı sarkıktır. Gözleri iri, başı ve ağzı büyüktür.
Alt çene üst çeneden biraz uzundur, ördek gagasını andırır. Bu sebeple bazı çevrelerde (ördek balığı) diye de isimlenir.
Kuyruk geniş ve kuvvetlidir. Hızlılığı sebebiyle Adapazarı çevresinde turnanın bir adı da oklama’dır. Sırtından yanlarına doğru sarılı yeşilli hareler iner. Bu hareler bazen meneviş gibi balığı süsler. Karın kısmı kirli sarılı beyazdır.
Marmara bölgesi, Ege bölgesi ve İç Anadolu bölgesinin hemen hemen bütün göl, dere, nehir ve barajlarında bolca yakalanır. Amatörce avcılığı kaşık, suni balık ve canlı yemle yapılır. Av şekilleri At-çek, sırtı çekme ve şamandıralı olta iledir. Hayvan dip sularında, kıyıya yakın kamışlar arasında bulunur.
Kaşık, kıyıdan açığa veya sandaldan kıyıya atıp çekerek kullanılır. Sürütme, plâstik veya tahtadan yapılmış, balığa benzeyen mafsallı suni yemlerle yapılır. Çanlı yem balıkla avcılıkta, şamandıralı takım lâzımdır. Turnanın yemekleri çok çeşitlidir.
Çorbası olur, tavası yapılır, haşlaması olur. Bilhassa haşlanan balığın kılçıklarından temizlendikten sonra bol yumurtalı hamura batırılarak yapılan tavası, beyin tavasını andırır. Haşlanmış sade etin üstüne sos dökülürse enfes bir yemek olur.

Alabalık

Tatlısuların temiz ve asil balığıdır. Çok temiz ve soğuk sularda yaşar. Yüksek krater gölleriyle yayla derelerinde bulunur. Deniz alası, dağ alası ve göl alası olmak üzere üç türü vardır. Deniz alası, yurdumuzda Rize ve Trabzon çevresindeki bir çok sularda vardır. Buralarda 10-15 kilolukları yakalanır.
Deniz alalarının kulak üstlerinden kuyruk radyüslerine kadar olan kısmında mavi ve kırmızı çok sık yıldızcıklar bulunur. Dağ alası, çok çevik ve çok kurnaz bir hayvandır. Yumurta bırakma zamanları büyük bir azimle yaşadığı suların en yüksek kollarına tırmanır ve ancak burada yumurtlar.
Dağ alasının yıldızcıkları daha seyrektir. Göl alası, diğer alalara benzer. Yalnız sırtında ve yanlarında yıldızcıklar yerine mercimek büyüklüğünde kahverengi benekler vardır.
Alabalık yaşadığı sularda başka canlıya hayat hakkı tanımaz. Dişli balıktır, sert hareketlidir. Balığın en belirli özelliği sırtının kuyruğuna yakın yerinde bir yağ yüzgecinin bulunmasıdır. Alabalık avcılığı, solucan, çekirge, böcek ve yalancı yemlerle yapılır. Çok sevdiği yemlerden biri de sinektir.
Suni yem, genellikle meps denen ve kendi etrafında dönen kelebek gibi iki gramlık bir demir parçasıdır. Küçük sularda avlanmak için dereden yukarı çıkmak lâzımdır. Aksi halde hayvan tehlikeyi sezer ve saklanır.
Munzur nehri, İyidere, İkizdere gibi geniş sularda diz boyu sulara girip mepsi yukarı ve sağa sola atıp çekmek suretiyle balık avlanır. Anadolunun birçok yerinde bilhassa Erzurum, Sivas, Bingöl çevresindeki köylerde alabalığın bir adı da (İllâç) balıktır.
Alabalığın birçok hastalıklara iyi geldiği (kırık ve kemik kireçlenmeleri) söylenir. Balık nefis bir ete sahip ve tamamen kılçıksızdır. Tavası, haşlaması, pilâkisi hatta bir değneğe sokularak ateşte cızbızı bile yapılır. Ne şekilde olursa olsun muhakkak tereyağı kullanılmalıdır.
İndirme linklerini görebilmek için sitemize üye ol manız veya giriş yapmanız gerekiyor.Sitemize üyelikler ücretsizdir!İlginizi Çekebilir:  Spin Yöntemi İle Balık Avı Yaparken Lider Kullanılır mı?
[url=https://www.gezginavci.com/spin-yontemi-ile-balik-avi-yaparken-lider-kullanilir-mi/]
Yayın Balığı

Tatlı suların en büyük balığıdır. Çamurlu nehirlerin batak sularında yaşar. Başı büyük, ağzı geniştir. Balığın vücudunun yarısı üstten basık, kuyruğa doğru diğer yarısı yandan basıktır. Rengi kirli koyu yeşil, karnı kirli beyazdır. Pulsuz ve kaygan bir vücuda sahiptir.
Terkos, İznik, Sapanca, Gala gölleriyle Sarıyar, Hirfanlı barajlarında, Meriç, Sakarya, Büyük ve Küçük Melen suları, Kızılırmak, Nilüfer çayı ve daha birçok akarsularımızda bulunur. Uzun ömürlü ve ağır balıktır. Sakarya nehrinde 200 kiloluğu çok yakalanmıştır. Genellikle 25-50 kilolukları yakalanır. Avlanma usulü yalnız yemlidir.
Genellikle bir kaç iri solucanın takıldığı bırakma oltalarla çalışılır. Ayrıca av yerindeki balıkların büyüklüğüne göre, Vinter ağı denen ve bir kaç kasnak üzerine gerilerek meydana getirilen (uçak hava yönü göstericisi gibi) bir ağın suyun kanal yerine bırakılması ile avlanılır.
İğnenin çok sağlam olması lâzımdır. Balığın kuvvetli dudakları iğneyi açabilir. Yayın gece balığıdır. Avcılık hava karardıktan sabah gün ağarıncaya kadar yapılır. Gündüz balık kendini çamurlara gömerek avlandığı için avcılık çok zordur. Hayvan karanlıkta dolaşır.
Balığın üst çenesinde iki büyük anten, alt çenesinde iki küçük bıyık vardır. Uzun antenler sudaki hareketleri ve teması, kısa antenler de zemindeki titreşimleri balığa bildirir. Yayın balığının eti çok lezzetli ve lop ettir. Büyük parçalar halinde kesilerek tavası, haşlaması olur. Yağsız kısımları küçük parçalara kesilerek şiş bile yapılır.

Tatlısu Hanisi

Tatlı suların izmariti gibi bir balıktır. Derelerdeki göletlerin dip kısımlarında bulunur. Deniz hanisi gibi sırtından karnına doğru hareler iner. Başı vücuduna göre iri ve küttür. Boyları 15 santimi pek geçmez. Küçük iğneli basit takımlarla avlanır. Yemi solucandır. Eti az kılçıklı ve lezzetlidir. Tavası yapılır.

Gökçe Balık

Derelerin büyük birikinti sulara ve göllere döküldüğü ağızlarda bulunur. İrileri olmakla beraber esasında hamsi boyunda bir balıktır. Pul ve kılçık bakımından sardalya ya benzer. Piştiği zaman eti kılçığından ayrılır.
Fındık şamandıra ile donatılmış çok ince takımla tutulur. İğne sinek iğnedir. Yem küçücük solucandır. Hayvan yemi ağzına alarak gezinir. Şamandırayı suya çekmez, hafifçe sürükler. Çalınmak lâzımdır. İrilerinin buğulaması, normal boydakilerin kuyrukları bir araya getirilerek hamsi gibi tavası yapılır.

Yılan Balığı

Pişirilmesi bilinirse eti çok lezzetli bir balıktır. Bir yılana benzemesi ve ismi halka kendini sevdirmemiştir. Lâgün göllerle derelerin denize olan ağızlarında hatta biraz içerilerde sazlıklar arasında bulunur. Bu balığın avcılığı genellikle geceleri yapılır. Olta takımı şamandıralı serbest bedendir.
Yem gene solucandır. Balık yeme birden atlar ve yutar. Çok zaman iğne boğazından içeride takılır. İğneyi çıkarmaya imkân yoktur. Bedeni koparıp balığı ağ torbaya atmak lâzımdır. Amatör, balığa çıkmadan evvel 5-10 tane beden hazırlamalıdır.
Aksi halde gece karanlığında takım yapmaya imkân yoktur. Yılan balığının fümesi çok makbuldür. Meraklılar, etteki yağları ateşte erittikten sonra yaptıkları ızgarayı iştahla yerler.

Son Söz!

İç sularımızdaki balıklar, dünya amatörlerinin dikkatini çeken çeşitli ve değerli mahlûklardır. Yayın, alabalık ve turna balıkları yabancı balık amatörlerini sık sık yurdumuza çekmektedir. Bundan başka son yıllarda gittikçe çoğalan yerli balık amatörleri de bir iç turizme yol açmaktadırlar.
09-12-2021, 03:23 PM
Yorumlar : 0 • Okunma : 943
Türkiye göl balıkları konusunda oldukça zengin bir ülkedir.Ancak balıkçılık konusunda yeterli bir gelişim gösterememiştir. Yıllık yakalanan balık miktarı 30 bin ton civarındadır. En çok sazan ve alabalık yakalanmaktadır. O yüzden ekonomiye en çok bu balıklar katkı sağlamaktadır.

       Ancak yaz kuraklığına bağlı kalarak göl seviyelerinin düşmesi, göl balıkçılığının  her geçen gün azalmasına ve balıkların tükenme tehlikesiyle karşılaşmasına neden olmaktadır. Bu sebeplerden dolayı ekonomik olarak balıkçılıkta düşüş yaşanmaktadır.

       Göl balıkçılığı genel olarak tatlı sularda yapılır. Suları acı, tuzlu olan göllerde balıkçılık fazla gelişmemiştir. Ülkemizde en çok Beyşehir ve Eğirdir göllerinde tatlı su balıkçılığı yapılır. Ayrıca Ulubat, İznik, Sapanca, Çıldır, Burdur ve Van Gölü’nün akarsu ağızlarında tatlı su balıkçılığı yapılır. Son yıllarda Keban, Karakaya, Seyhan, Hirfanlı, Atatürk gibi baraj göllerinde balık üretim çalışmaları da hız kazanmıştır.

Ülkemizde bulunan tatlı su balıklarının; 
  1. Dere alabalığı, 
  2. Aynalı sazan, 
  3. Somon, 
  4. Kaya balığı, 
  5. Turna balığı, 
  6. Acıbalık, 
  7. Afanyus, 
  8. Çamur balığı, 
  9. Bıyıklı balık, 
  10. Bodur yayın, 
  11. Büyükbaş kaya balığı,
  12. Çapak balığı, 
  13. Dağ alabalığı, 
  14. Dere kaya balığı, 
  15. Dere pisisi, 
  16. Dikence, 
  17. Egrez balığı, 
  18. Gambusya, 
  19. Gökkuşağı alabalık,
  20. Göl alabalığı, 
  21. Gördek, 
  22. Gümüş, 
  23. Gümüş havuz balığı, 
  24. Gümüş sazan, 
  25. Havuz balığı, 
  26. Horozbina, 
  27. İnci balığı, 
  28. Kababurun, 
  29. Kadife balığı, 
  30. Kırmızı havuz balığı, 
  31. Kızılgöz, 
  32. Kızılkanat, 
  33. Kocaağız, 
  34. Kolyoz balığı, 
  35. Küçük kaya balığı, 
  36. Levkit balığı, 
  37. Tatlı su levreği, 
  38. Mini inci balığı, 
  39. Noktalı inci balığı, 
  40. Ot sazanı, 
  41. Pullu sazan, 
  42. Tatlı su sardalyası, 
  43. Sudak, 
  44. Siyah sazan, 
  45. Tahta balığı, 
  46. Taşaltı balığı, 
  47. Taş ısıran balığı, 
  48. Tatlı su kefali, 
  49. Trakya levreği, 
  50. Karabalık, 
  51. Yayın ve
  52. Yılan balığı olmak üzere 50'ye yakın çeşidi mevcuttur.
09-12-2021, 03:22 PM
Yorumlar : 0 • Okunma : 951
Tatlı Su Balıkçılığı iç sularda göllerde derelerde yapay havuzlarda barajlarda tutulan balık avcılığıdır.

Tatlı suda balık tutma teknikleri; denizde olduğu gibi tatlı suda balık tutma teknikleri de fazladır. Spin, Lrf, tekne ile vertical, yemli avcılıklar yapılabilmektedir.

Tatlı suda olta seçimi; tatlı su avcılığında 2 parça kamışlar en uygunudur ama boy olarak uzun oldukları için insanlar taşıması daha kolay olduğundan 3 parçalı veya teleskopik kamışlarıda tercih edilebilmektedir. Sazan için 360cm 390cm kamışlar önerilmektedir. Lrf, Spin kamışları da tatlı su balık avı için uygun olta takımları’dır.

Tatlı suda balık avı yemleri; tatlı su balık avcılığında kullanılabilecek yemler başlıca, solucanlar, böcekler, larvalar, mısır, civciv yemi başlıca yem türleridir. Özellikle mısır ile yapılan yemlerde size tavsiyemiz; kuru mısırı avlanacağınız suyun, kendisiyle kaynatarak kullanmanız.

Sazan Balığı Avında Kullanılacak Yemler; Burada amaç yemlere koku ve tat vermektir. Boili, Solucan, Mısır, Kurtcuklar, Hamur, Çekirge başlıcalarıdır.

Alabalık Avı nasıl yapılır; alabalık avı çok hassas bir avcılıktır. İki tür alabalık avcılığı vardır; birincisi kırmızı benekli dere alabalığıdır. Kırmızı benekli alabalıklar çok ürkek ve aynı zamanda çok saldırgan bir hayvandır. Kendinizi fak ettirmemeniz gerekiyor avcılıkta. Bölgenin koşullarına renklerine uygun giyinip çok sessiz olmanız gerekmektedir. Kamış boyları 1.20cm den başlar 1.80cm ye kadar boy çıkar alabalık cinslerinde. Gökkuşağı alabalığı avlayacaksanız 2.20cm’lerde kamış tercih etmelisiniz daha açık alanlarda avlayacağınız için gökkuşaklarını. Bu noktada spin kamışlarını tercih edebilirisiniz.

Sazan balık avı nasıl yapılır; Sazan balıklarında büyük boylara ulaşabileceğiniz için markalı kamışlar ve kuvvetli olta makineleri tercih edilmelidir. Yanınızda her boy iğne bulundurmanızda fayda var, avlanacağınız suda her boy sazana karşı hazırlıklı olmalısınız. Sazan balığında 2 tür avlanma şekli vardır. Birincisi dip oltası ikincisi şamandıralı oltalar ile yapılan avcılık.

Dip oltası ile yapılan avcılığın alt çeşitleri;

    Küspeli Dip Oltası
    Hamurlu Dip Oltası
    Boili Dip Oltası

Şamandıralı Avcılıkta; dikkat çekici renklere sahip  şamandıralar kullanılmaktadır. Bu avcılıkta şamandıralar sayesinde misinanız dış etkenlere dolaşmaz ve balığı kıyıya çekmekte kolay olmaktadır.
09-12-2021, 03:20 PM
Yorumlar : 0 • Okunma : 1475
Zıpkınla balık avı yasal mı? Cevabını hemen verelim, zıpkınla balık avı; sabah şafak sökümünden akşam gün batımına kadar geçen sürede, lastik ya da hava (pnömatik) gücüyle çalışan değişik boylardaki zıpkınlarla, sadece nefes gücüyle dalarak yapılan yasal av türüdür.
Tarım Orman Köyişleri Bakanlığının Amatör (sportif) amaçlı su ürünleri avcılığını düzenleyen sirkülerince belirtilmiş av kurallarına tabidir.
  • Bu kurallardan bazıları şöyle açıklayabiliriz;
  • Tüp ya da nargile gibi hava kaynağı ile avlanmak suçtur.
  • Gece ışık kaynağı kullanarak avlanmak suçtur.
  • Patlayıcı, uyuşturucu, kimyasal ile avlanmak suçtur.
  • Koruma altındaki türleri avlamak, toplamak suçtur.
  • Avı serbest türlerde boy yasaklarına uyma zorunluluğu var.
Avı yasak; balıklar (Orfoz,deniz alası Beyaz lahos), kabuklular( Abelon, Pina) balinagiller (bütün yunus ve balinalar), köpekbalığı türleri (Güneşlenen köpekbalığı) , yumuşakçalar sirkülerce belirtilmiştir.

Zıpkınla balık avcıları; 1990 Sayılı yasa gereği sit alanları olarak tanımlanmış kültür ve tabiat varlıklarını koruma sahalarında, her türlü liman sahasında, dalyan ve balık çiftliklerinde dalamaz ve avlanamazlar.

Zıpkınla Balık Avı Yarışmaları ve Kuralları

Türkiye sualtı sporları federasyonu her yıl ulusal baz da zıpkınla balık avı yarışmaları düzenler. Yarışmalar, önce bölgeler arasında yapılır. Bölgelerden ilk sekize giren takımlar Türkiye şampiyonasına gider. Şampiyonada ilk sekize giren ve T.S.S.F. teknik komitesince onaylanan  sporculardan milli takım kampı yapılır. Burada seçilen üç asil bir yedek sporcu uluslararası yarışmalara gider ve ülkemizi temsil eder.
Yarışmalarda Tarım Orman Köy İşleri Bakanlığı av kuralları geçerlidir.
Yarışmalar, sınırları önceden belirlerlenmiş saha içinde beş saat sürede yapılır.
Sporcular; 400gr. ve üzeri balıkları avlayabilir. Altı gramajlar ceza alır. Bazı türlerin avı daha yüksek gramajlarla yada adet kotasıyla  sınırlandırılıyor. Bu nedenle sporcular dikkatli ve seçici davranmakta.
Yarışma sonunda tartım sonucunda takım ve ferdi dereceler belirlenir. Yarışma sonunda elde edilen balıklar, hayır kurumlarına hibe edilir.
Uluslararası yarışmalarda da gidilen ülkeye göre değişik kurallar karşımıza çıkmakta. Örneğin avı ülkemizde serbest olan bir kikla türü Hırvatistan’da yasak olabiliyor. İtalya’da Orfoz avı serbest ama ancak beş kg. dan büyük olursa avlanabiliyor gibi. Bu nedenle av yaparken ülkelere göre değişen kurallara da dikkat etmek gerekli.
09-12-2021, 03:20 PM
Yorumlar : 0 • Okunma : 887
Zıpkınla balık avı nasıl yapılır? Bu spora merak saranlar için çok fazla kaynak bulmak mümkün değil. Zevkli olduğu kadar tehlike de arz eden "Zıpkınla balık avı" sporunun merak edilenlerini yıllarını bu işe adamış Özkan Şendil'e sorduk. Kendisi de içtenlikle cevapladı...
Zıpkınla balık avı nasıl yapılır? Özkan Şendil anlattı...
"Zıpkınlı balık avı"na başlamayı düşünüyorsanız bu röportajı gerçekten okumalısınız. Bu konuda internette çok fazla kaynak mümkün değil. O nedenle bu işin üstadlarından Özkan Şendil'e Zıpkınlı balık avı konusunda merak ettiğimiz bütün soruları yönelttik. Hayatının büyük bir bölümünü suyun altında geçiren ve bu sporun eğitimi için emek veren Özkan Şendil'in bu röportajını tek nefeste okuyabilirsiniz...
Özkan Şendil kimdir?
Merhaba, ben Özkan Şendil. 1981 yılında Isparta – Eğirdir’de dünyaya geldim. Babamın mesleğinden dolayı Türkiye’nin birçok yerinde bulundum. 14 yaşımdan beri Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde yaşıyorum. Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunuyum. TSSF antrenör ve sporcusuyum.
Zıpkınla balık avı merakınız nereden geliyor? Nasıl başladınız?
Çok küçük yaşlardan beri denizle iç içe bir hayat sürüyorum. Dalışa ilgim de balık merakımdan geliyor. İlkokul yıllarımda bile, elimde olta ile tüm gün balık yakalamak, en heyecan duyduğum uğraşımdı. Babamın aldığı 45cmlik Yılmaz zıpkın ve bir maske ile (paletsiz olarak) dalmaya başladım ve hiç bırakmadan aşkla bunca sene daldım çıktım, yarışmalara katıldım. Tüm sahil kasabalarını gezdim, balık avladım. Gördüm ki, bu yaşananları kaydetmezsem ve insanlarla paylaşmazsam eğer, sadece bir anı olarak yer ediyor zihnimde ve zamanla silinip gidiyor. Bu düşünceyle video kamera alıp görüntülemeye başladım avlarımı. Sonra sizlerle paylaşmaya başladım. 20 yıllık tecrübemi de bu işe yeni başlayan, gönül veren herkesle paylaşıyorum halen. Katıldığım pek çok yarışmada final heyecanı yaşadım. Kazanmak odaklı değil zevk odaklıydım önceleri. Yarışmalar hiçbir zaman belirleyici değildir çünkü... Pek çok faktörün bir araya gelmesi sizi dereceye sokar; hızlı bir bot, iyi bir radar, kamp yapabilecek maddi imkanlar bunlardan başlıcaları…
Bir önceki soruda spor dedim. Gerçekten zıpkınla balık avı spor mu? Bir federasyonu var mı?
Zıpkınla balık avı, güç, kondisyon ve çok fazla teknik içeren ciddi bir spordur. Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu ( TSSF ) kapsamında ulusal yarışmaları her sene düzenlenmektedir. 1 sene Avrupa ve 1 sene Dünya Şampiyonası olarak düzenlenen uluslararası şampiyonalara da Türkiye takım olarak katılmaktadır.
Malum birçok sporda dünyanın gerisindeyiz. Bu sporun ülkemizdeki gelişimi nasıl? Ne farklar var diğer ülkelerle?
3 tarafı denizlerle çevrili bir ülke için ne yazık ki bu sporda da oldukça gerideyiz. Yarışma düzeninden tutun da sporcu seçimine kadar yapılan yanlışlar ve federasyonun bu spor dalına olan ilgisizliği başarısızlığın temel sebepleri gibi gözükse de bu spor dalıyla uğraşan kişilerin maddi ve manevi olarak dayanıksız olması, pek çok amatör spor dalında olduğu gibi bu sporda da başarısızlığın temel sebebidir. Özellikle İspanya, İtalya, Yunanistan, Hırvatistan gibi ülke sporcuları, kendi federasyonları tarafından, haftalarca ve hatta aylarca önce, kalabalık kafilelerle yarışma meralarına gönderilirler. Tüm imkanlar ile hep beraber çalışıp, bulundukları merayı en iyi şekilde avlayacak sporcuları yarıştırırlar. Çünkü onlar için bu ciddi bir spordur. Bizim ülkemizde maalesef sadece katılmanın yeterli olduğu bir organizasyondur. Bu bakış açısı aramızdaki en büyük farktır.
Bu sporun ülkemizde gelişmesi için neler yapılmalı?
Kanaatimce, TSSF’den ayrı olarak Zıpkınla Balık Avı Federasyonu kurulmalıdır. Çok daha fazla ve lig usulü yarışmalar düzenlenmelidir. Bu sporlarda dereceye giren yarışmacılara maddi, manevi destek sağlanmalıdır.
Sizin katıldığınız turnuvalar var, aldığınız dereceler var. Biraz da bundan söz eder misiniz?
2008 Kuşadası TÜRKİYE Şampiyonası’nda 10.oldum.
2014 Erdek TÜRKİYE Şampiyonası’nda 5.oldum.
2016 Gökçeada Bölge Şampiyonası’nda 2. oldum.  Takım sıralamasında da 2. olduk
2016 Fethiye Türkiye Şampiyonası’nda BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ile TÜRKİYE ŞAMPİYONLUĞUNU yaşadım.
Bu spor için eğitime gerek var mı? Varsa nereden alabilirler? Siz de eğitim veriyorsunuz sanırım.
Ben bu sporu yapmak için eğitim almadım. Bunun için harcanacak uzun seneleriniz varsa deneyerek kendiniz de öğrenebilirsiniz. Ancak bu çok meşakkatli ve maddi olarak yıpratıcı bir süreçtir. Doğru kişilerden eğitim alınılarak bu süreç hem hızlandırılabilir, hem de daha bilinçli ve sağlıklı bir şekilde bu sporun yapılması sağlanabilir. Ben de eğitim veriyorum. Camiada saygı duydukları ve bu iş için çok uzun senelerini geçirmiş insanlardan güvenerek yardım isteyebilirler.
Sıfırdan başlayacak bir kişi kaç günde öğrenebilir?
Sıfırdan başlayacak birine hiçbir eğitim zıpkınla balık avını öğretemez. Kişinin malzemeyi tanıyıp suya adapte olması, kendini keşfetmesi ve istediği gibi balık avlaması en az 1-2 senesini alacaktır. Birkaç günlük kursta öğrenebileceklerini;  doğru dalış tekniği, doğru nefeslenme, doğru malzeme seçimi, ilkyardım, sığ su bayılması ve balık avlama tekniklerinin kesin doğruları ve kesin yanlışları şeklinde özetleyebiliriz. Kişi geri kalan süreçte yalnızdır ve bu öğretilenleri uygulayarak gelişimini sürdürür.
Suda kalma ve derinlik balık avı için önemli mi? Bu süre ve derinlik nasıl arttırılır?
Suda kalma ve derinlik balık avı için en önemli şey değildir. Hatta zıpkınla balık avını sığ suda ve en hızlı şekilde yapmak makbuldür. Süre ve derinlik arttırmak yalnızca suda çok zaman geçirerek yapılır. Haftada en az 5 kere dalarak, doğru beslenerek, nefes antrenmanı yapılarak geliştirilebilir. Karada ne kadar nefes antrenmanı yapılırsa yapılsın denize sık gidilmediği takdirde bu süre ve derinlikler artmayacaktır, hatta çok da riskli sonuç verebilir.  Benim genelde tavsiyem doğru zamanda doğru yerde bulunup, sadece balık avına konsantre olmalarıdır.
Bir kişinin zıpkınla balık avı yapabilmesi için çantasında hangi malzemelerin olması gerekir?
Öncelikle bir zıpkıncının güvenliğini sağlaması gerekir. Onun yerini gösterecek ve daldığında yerini belli edecek, teknelerin çarpmasını engelleyecek, suyunu ve yedek malzemelerini üzerinde taşıyabileceği bir şamandıraya ihtiyacı vardır. Ayrıca; Maske, şnorkel, dalış elbisesi, eldiven, patik, palet, bıçak, zıpkın ve ağırlık kemeri olmalıdır.
Zıpkınla balık avı pahalı bir spor. Malzeme alırken nelere dikkat edilmeli?
Malzemenin balık avına uygunluğu ve sağlamlığı çok önemlidir. Doğru malzeme seçimi için bizlerden yardım istesinler. Pek çok marka ve bunların iyi ürünleri var. Güvendikleri insanlara sorsunlar. Çünkü zıpkınla balık avı kötü malzemeyle yapıldığı zaman bu işten soğumanıza yol açabilir. Zıpkınla balık avı için üretilmiş malzemeler tercih edilmelidir. Scuba dalış ve zıpkınla balık avı malzemeleri birbirinden çok farklıdır.
Zıpkın seçimi önemli sanırım. Karbon zıpkın mı, ahşap zıpkın mı? Avantajları, dezavantajları neler?
Zıpkının karbon veya ahşap olmasından ziyade, zıpkıncının zıpkından beklentisi önemlidir. Dalış derinliği, avladığı tür ve dalış stili zıpkın çeşidini belirler.
Sığ suda avlanan bir kişinin doğru bir lastik, şiş kombinasyonuyla karbon ve ahşap tüfek maliyetine girmesi yersizdir.  Karbon borulu tüfekler daha hafif olduğundan manevra kolaylığı açısından tercih edilebilir. Fakat zıpkın tamamen monoblok karbon değilse karbon olması bir şey ifade etmez. Derinlik arttıkça ve avlanan balık türü irileştikçe daha kuvvetli lastiklere ihtiyaç duyarız. İşte burada ahşap veya monoblok bir karbon tüfeğin varlığına ihtiyaç duyarız. Bu tüfekler, kütleleri ve esnemez yapılarıyla lastiğin gücünü şişe en az tepme ile iletecektir. Uzun menzilli atışlar için aradığımız en önemli özellik budur. Ağaç canlı bir malzeme olduğu için, kötü yapılmış bir ahşap tüfek zamanla form değiştirip dönebilir. Karbon ölü bir malzeme olduğu için asla dönmez, şekil değiştirmez. Bundan sonrası tamamen tercih meselesidir. Ben ahşap tüfek tercih ediyorum.
Zıpkının ve kullanılan işin boyutu neyi ifade ediyor?
Zıpkınlar kullanım amaçlarına göre imal edilirler. 45 ila 75 cm arasındaki zıpkınları taş içinde kolay manevra yapabileceğimiz için tercih ederiz. 75 ila 90 cm’lik zıpkınları ise orta mesafe atışları için tercih ederiz. Gerektiğinde taşa da girebilir ve pelajik (gezici balıklar) avcılık da yapılabilir. 90 cm ve üzeri zıpkınları uzun mesafeli atışlar için tercih ederiz. Zıpkın şişlerinin boyları da zıpkının gövdesine göre minik oynamalar yapılacak şekilde üretilmiştir. Şişlerin kalınlıkları değiştikçe boylarında hafif oynamalar gereklidir, zıpkınların yüzerliği açısından.
Zıpkında makara neden kullanılmalı?
Zıpkında makara önemli bir parçadır. Sadece büyük balık vurduğumuzda bize lazım olan bir parça değildir. Bulanık ve akıntılı sularda zıpkın şişinin bir kayaya takılması gibi durumlarda, zıpkını dibe bırakıp çıktığımızda zıpkını kaybedebiliriz. Bu tip durumlarda, makaramız açılacak ve zıpkın kaybolmayacaktır. İri balık avlarında ve derin avlarda çok önemlidir. Balığı vurduğumuzda makaradaki iple onu kontrol altına alabiliriz ve makara ipi ne kadar sağlam ve uzunsa büyük balığı alma şansımız o kadar yüksek olur. Bulanık sularda açık renk makara ipi kullanılmalıdır. Dalış sırasında ipi bu şekilde görebiliriz
Yaz–Kış ayrı kıyafet neden giyiliyor? Aradaki fark nedir?
Aradaki en önemli fark, suyun ısısı ve avcılık şeklinin değişimidir. Yazın sular sıcak olduğu için daha ince neoprenden yapılmış elbiseler vücut ısımızı korumaya yeterlidir. Bu bize daha az ağırlık kullanarak daha fazla hareket kabiliyeti sağlar. Kışın ise sular çok soğuk olduğu için, vücut ısımızı korumakta zorluk çekeriz. Bu sebeple daha kalın elbiseler giyeriz, daha fazla ağırlık kullanırız ve hareket kabiliyetimiz kısıtlandığı için daha az derinlikleri tercih ederiz.
Trofe av ne demektir?
Türünün en iri avı demektir.
Kurşun ağırlığının dalıştaki önemi nedir? Derinlere dalmak için daha çok ağırlığa ihtiyaç mı var?
Kurşun ağırlığının önemi, dalış elbisesinin pozitif yüzerliliğini nötr hale getirmek içindir. Bu da bizim belli bir dengede olmamızı sağlar. Tam aksine derine indikçe ağırlık ihtiyacımız azalır. Suyun yoğunluğu karşısında vücut direnç gösteremez ve batmaya başlar. Basınçtan dolayı kullandığımız elbise de incelir. Ağırlık fazla olursa kontrolsüz bir şekilde dibe düşmeye başlarız. Bu da riskli bir durumdur.
Ölüm tehlikesi olan bir spor... Güvenlik anlamında en çok nelere dikkat edilmeli?
Öncelikle şamandıra kullanımı çok önemlidir. Bu bizi tekneler tarafından ezilmekten koruyacaktır. Herhangi bir ağa ya da zıpkın misinasına çaparize olmak (takılmak) durumuna karşı tek elimizle kolayca ulaşıp çıkarabileceğimiz keskin bir bıçağa sahip olmak çok hayatidir. En önemlisi de kesinlikle yalnız dalmamaktır. Bizi dalarken gözlemleyecek bir dalış partnerinin varlığı, pek çok tehlikeden bizi korur.
Suda bayılma söz konusu sanırım. Bunun önlemi nasıl alınır? Kişinin ne yapması gerekir?
Evet. Sığ su bayılması bizim için en önemli risktir ve bunu tetikleyen birçok faktör vardır. Bunun eğitimi alınmadan derin dalışla ilgili hiçbir girişimde bulunulmamalıdır. Alkolden, uykusuzluğa, kötü beslenmeden, yorgunluğa, yanlış nefeslenmekten, üst üste dalışlara kadar pek çok faktör bunu tetikler. Bu serbest dalışın öğreti konusudur. Kesinlikle partnersiz derin dalış yapılmamalıdır.
Yeni başlayanlarda kulak ağrısı oluyor. Sebebi nedir? Nasıl bir çözüm öneriyorsunuz?
Öncelikle kişi kulak eşitlemeyi doğru öğrenmeli ve doğru uygulamalıdır. Eğer basıncı doğru bir şekilde ayarlayamazsa ve ağrıya rağmen dalışa devam ederse kulak zarını yırtabilir. Pek çok denemeye rağmen kulağını açamıyorsa klinik yardım alabilir. Nezle ya da grip gibi rahatsızlıklar kulak eşitlemeyi çok zorlaştırır. Bu yüzden yazın dahi kulaklarını rüzgardan korumalarını tavsiye ederim.
Hangi mevsimde hangi balık vurulur?
Bu, bölgelere göre değişiklik gösterir. Balıkların göç yollarını takip ederek verimli av yapılabilir. Ben kuzey Ege bölgesinde yaşıyorum. Kasım aylarında çipura göçü başlar ve genelde kıyılara girer. Çipura akını biterken kasım sonu gibi iri kefal akını başlar ve bunların arasında levrek gelmeye başlar. Karadeniz’den güney sahillerine doğru göç eden levrek, yumurtasını güneyde sıcak suya döktükten sonra aynı rotayı izleyerek Karadeniz’e geri döner. Nisan-Mayıs aylarında levrek balıkları yumurtalarını döktüğü için oldukça zayıf olurlar ve bu aylarda da avlanabilirler. Mayıs ayında suların ısınmaya başlamasıyla yem balıkları kıyıya gelir ve bunların peşinden gelen sinarit ve akya gibi avcı türler bize daha çok av verirler.
Balık çağırma yöntemleri nelerdir? Agaşon nedir?
Agaşon, hep kullandığımız balık çağırma yöntemine verilen isimdir. Suyun dibindeki kayaların, eriştelerin, sutrelerin aralarında kendimizi kamufle ederek yaptığımız, bazen dikkat çekmek için küçük sesler yaparak beklediğimiz bir süreçtir. Başarılı bir agaşon yaptığınız takdirde buna cevap vermeyecek bir balık yoktur.
Ülkemizde vurulması yasak balıklar var mı? Hangileri?
1 Eylül 2016 tarihinden itibaren denizlerimizde orfoz ve beyaz lagos 2020 yılına kadar avlanılması yasaklanmış türlerdir. Herhangi bir şekilde, avlanması, satışı, ticareti yasaktır. Burada belirtilmesi önemli olan husus bu yasanın sadece 2 türü kapsamasıdır. Bazen bu yanlış yorumlanabiliyor. Sadece beyaz lagos yasak kapsamındadır, züber (şeytan) ve grida (plaka) lagosunun avı serbesttir.
Gece dalış yapılır mı? Tüplü dalış neden yasak?
Hava kaynağı kullanılarak yapılan bütün avcılıklar yasaklanmıştır. Gece hava kaynağı olmaksızın, ışık ile yapılan avcılık da yasaktır. Çünkü; tüple balık avlamak spor etiğine uymaz. Gece balık avlamak çok kolaydır ve ışıkla kör olan anaç balıkları avlanılarak deniz popülasyonuna çok ciddi zarar verilebilir. Gece tüple bunun yapılması neticesinde verilecek zararı hayal bile edemezsiniz.
Bu işi yapıp bildiklerini sır gibi saklayanlar var ancak siz bu işin sevdalısınız anladığım kadarıyla o nedenle bu spor ile uğraşan ya da uğraşmak isteyen insanlara en önemli 3 tavsiyeniz nedir?
Bu spora başlamadan önce eğitim alamıyorlarsa dahi güzel bir araştırma yapıp doğru malzeme ile başlasınlar. Derinlik ve sürelere hiç kafa yormadan sadece balık avlamakla ilgilensinler. Bunun riskli bir spor olduğunu unutmasınlar. Hırslarına yenik düşüp, ailelerini ve sevenlerini üzmesinler.
Rekorunuz nedir? Vurduğunuz en büyük balık nerede, ne zaman?
Balık avında rekorlar balık türlerine göre değir. Yasaktan önce Ayvalık’ta yaptığım 23 kg’lık balık avı benim en büyük balığım. Youtube da videosu da mevcuttur.
Mutlaka birçok anınız vardır ama unutamadığınız bir anınızı anlatır mısınız?
Seneler önce yaptığımız bir dalışta 30 metre derinlikte çok verimli büyük bir kaya buldum. Hemen dalış partnerim olan arkadaşımı bana güvenlik yapması için yanıma çağırdım. Sırayla dört dalış yaptım ve 4 balık vurdum. Arkadaşım da taşa inip balık vurmak istediğini söyledi. Ona dalış için indiğinde kaya levreklerini vurmamasını, merayı bozacak kötü bir atış yapmamasını ve dikkat etmesini söyledim. Sanki ben bunları hiç söylememişim gibi, arkadaşım daldı, aşağıda bir kaya levreğine atış yapmış, yukarı gelirken zorlanacağını düşündüğüm için yanına doğru bir dalış yaptım. Bu sırada yüzeye doğru geldiğini fark ettim, çok hızlı palet vuruyordu. Bir şeylerin ters gittiğini anladım. 7 metre derinlikte onu yakaladım. Suyun yüzeyine çıkarttığımda tamamen bayılmıştı (sığ su bayılması). Önce bağırarak kendisini uyandırmaya çalıştım, tepki vermedi. Maskesini ve dalış elbisesinin başlığını çıkarttım, soğuk suyun da etkisiyle kendine geldi. Bu süreç birkaç saniye sürdüğü halde bana dakikalar gibi gelmişti. Yaptığımız bu güzel sporun tehlikeli yönleriyle de yüzleşiyoruz zaman zaman... Bu anı belki sevimsiz ama ciddiyetin anlaşılması açısından değerlidir.
Bu sporda yaş önemli mi? Kaç yaş arası yapılmalı?
Yaşın çok fazla önemi yok. Çok ileri yaşlara kadar zevkle yapılabilecek bir spordur.
Haftanın kaç günü dalıyorsunuz? Bir de akşam ve sabah suyu gibi tabirler var. Açıklık getirir misiniz?
Hava müsait olduğu müddetçe, haftada bazen 4 bazen 5 gün dalışa gidiyorum. Sabah gün doğarken gidilen suya sabah suyu denir. Sabah özellikle ay karanlığı olan dönemlerde avcı balıklar gece avlanamazlar, çok acıkırlar ve sabah gün doğumuyla beraber ava çıktıklarında çok agresif ve korkusuz olurlar. Kıyılara gelip kolay av verirler.
Akşam suyu günbatımına doğru gidilen sudur. Özellikle dolunay olan ve gece ay ışığının aydınlattığı zamanlarda balıklar gece avlanabilirler. Akşam acıktıkları için yine kıyılara gelip daha kolay av verirler.
Ülkemizde bu sporu yapan en önemli isimler kimlerdir?
Sabri Kılıç, Recep Aslan, Gökay Güle, Ozan Önen, ilk etapta aklıma gelen isimler. Ülkemizde birçok iyi zıpkınla balık avı yapan arkadaşım var. Hepsi çok değerli ve saygıdeğerdir.
Türkiye’nin zıpkınla balık avı rekoru kimde? Kaç kilo?
Herhangi bir şamandıra ve yardım kullanmadan tek bir atışla yapılan en büyük orkinos avı Çanakkale’de Ozan Önen tarafından yapılmıştır. 130 kg’lık avın Youtube’da videosu vardır.
Adnan Kalça tarafından vurulan 42 kg’lık orfoz da türünün en iri avıdır.
Suda max. kalma süresi ne olmalıdır?
Suyun altında çok zaman geçirmek bir sporcu için sığ su bayılmasını hızlandıran bir faktördür. Suyun dibinde çok uzun süre kalmaya çalışmak avcılığa bir fayda sağlamaz. Bir dalış günü de 6 saati geçmemelidir. Bundan daha fazla sürede vücut çok fazla kas ve su kaybına uğrar, bu da ciddi sağlık sorunlarına sebep olabilir.
Balık avı için Türkiye’de en önemli meralar nereleridir?
Biz bu konuda çok şanslı bir ülkeyiz. Karadeniz’den, Doğu Akdeniz’e kadar muhteşem balık meraları var. Sadece mevsimler ve o yerin popülasyonuna göre hareket edildiğinde her yerde güzel avlar yapılabilir. Ben; Bodrum, Datça, Kaş tarafını, sularının çok berrak oluşundan dolayı beğeniyorum. Popülasyon açısından ise Çanakkale eşsizdir.
Kaçan balık büyük olur derler. Sizin hiç kaçırdığınız oldu mu?
Mutlaka oldu ve olacakSmile... Anlatıldıkça da kilo alır o balıklarSmile)
Sosyal Medya paylaşımlarınız oldukça ilgi topluyor. Yeni projeler de var sanırım.
Instagram hesabımı aktif olarak kullanıyorum. Kısa videolar paylaşıyorum, sorulara dilim döndüğünce cevap veriyorum. Yeni projemiz ise, Youtube kanalımız ve web sitemizi daha da içerik olarak destekleyerek, bu işe ilgi duyan arkadaşlara rehber olma niyetindeyiz.
Yakında resmi siteniz ozkansendil.com açılacak. Bunun dışında eğitim almak ve sizinle tanışmak isteyenler nasıl ulaşabilir size?
Web sitemizin iletişim bölümünde gerekli iletişim kanalları olacaktır. Ayrıca Instagram Instagram (ozkansendil) yoluyla bana ulaşabilirler.
Bu işle ilgili en büyük hayaliniz nedir?
Çektiğim videolarla ve biriktirdiğim tecrübelerle bu işin doğru algılanmasını sağlayarak kendimden daha iyi sporcular yetiştirmek benim hayalimdir.
Röportaj: Yakup Çınar - Alıntıdır.
09-12-2021, 03:16 PM
Yorumlar : 0 • Okunma : 879
Zıpkın, ip ya da misinaya bağlı çentikli bir şişin el ya da tetik mekanizması yardımıyla fırlatılarak, sualtı ve deniz avcılığında balık, balina ya da diğer sualtı hayvanlarının avlanması ve yakalanmasında kullanılan mızrak gibi bir av silahıdır. Hedefteki avı atılan şiş sayesinde deldikten sonra, şişin uç kısmındaki kelebek sayesinde kaçmasını engeller ve avcının, şişin kıç tarafına bağlanılan ip yardımıyla avını yakalamasını sağlar. Günümüzde zıpkınlar, ahşap, alüminyum ve karbon gibi malzemelerden üretilmekte, havalı ve lastikli olarak ikiye ayrılmaktadır. Zıpkın boyu, zıpkının kullanılacağı ava göre farklılık göstermektedir. Günümüzdeki kullanımına göre 90-82-75-60-45 cm ve altı boylarındaki zıpkınlar taş altı ve sığ su avlarında, 100-110-120-130-140 cm ve üzeri boylarındaki zıpkınlar mesafeli atışların için, derin su ve büyük balık avlarında kullanılmaktadır.
09-12-2021, 03:15 PM
Yorumlar : 0 • Okunma : 855
Piyasada iki farklı zıpkın tipi bulunmaktadır. Biri lastikli diğeri pek bilinmeyen havalı zıpkındır. Havalı zıpkınlar atış esnasında yaydıkları titreşim nedeniyle balık avında verimsiz olduklarından pek tercih edilmezler. Havalı zıpkınlar kaya altlarında kısa mesafede yapılan avlarda kullanılırlar. Havalı zıpkınların avantajı kurmasının kolay olmasıdır. Ancak bu yazının konusu lastikli zıpkınlar olacaktır. Çünkü havalı zıpkınlara göre daha çok tercih edilmekte ve daha sağlıklı av yapılmaktadır.
Lastikli Zıpkınlar alüminyum, karbon ve ahşap olmak üzere farklı malzemelerden üretilirler. Alüminyum en ucuz olanıdır. Ancak dayanıksız olduğu için zamanla bozulma olabilir ve bu bozulmalar atışı etkileyebilir. Yani alüminyum zıpkınların özellikle 90’lık ve üzeri olanların modifiyesi zordur. Ahşap zıpkınlar ise pahalıdır. Karbon zıpkınlar ise orta fiyatlı ve iyi bir kombinasyonla başarılı zıpkınlara dönüşürler. Gövdenin alüminyum, karbon veya ahşap olması tepme ve su içindeki titreşimleri etkiler. Hafif ve tok olmayan zıpkınlarda kuvvetli bir lastik tepme ve şişin hedefe gitmesinde sapmalara yol açabilir.
Lastikli zıpkınlar açık ve kapalı kafalı olmak üzere ikiye ayrılır. Kapalı kafaları kurmak kolaydır fakat atış anında şişin çıkışındaki sürtünmeyi arttırdığı için küçük de olsa dezavantaj oluşturur. Açık kafalı zıpkınlar ise hem görüş açısını arttırması hem de atışta sürtünmeyi azalmaları bakımından avantajlıdırlar. Tek dezavantajları kurulumun biraz daha zor olmasıdır. Alışınca bu zorluk da ortadan kalkar.

Hangi marka zıpkın alınabilir
Zıpkın seçimi de kişiden kişiye ve kullanıma bağlı olarak değişebilir. Önemli olan sizin zıpkınla yakalayacağınız uyum ve avlanma stiliniz olacaktır. Başlangıç seviyesi için Apnea zıpkınlar tercih edilebilir.
 
Başlangıç için sizi uzun süre idare edecek fiyat performans açısında oldukça başarılı bir ürün arıyorsanız Apnea power point 60/75/90 zıpkınını tavsiye ederiz.
 Apnea Competition 60/75/90
Apnea rebel 60/75/82/90 kapalı kafalar
Omer cayman GI
Seacsub Thunder 
 Seacsub X-fire
başlangıç için kullanılabilecek iyi bir ürünlerdir.
 
Üst seviye Zıpkın modelleri için aşağıdaki marka ve modelleri değerlendirebilirsiniz.
Pathos Pro
Pathos Laser Open Carbon
Omer Cayman Hf
Cressi Geronimo Elite
Cressi Cherokee Open
Cressi  Comanche 60/75/90/100/110
Salvimar V Pro 75

Sporasub One
Sporasub Sk40

modelleri başarılı zıpkınlardır.
 
Zıpkının boyu ne kadar olmalı
Zıpkınla dalmaya yeni başlıyorsak 60/75/80 cm’lik zıpkınlar hareket kabiliyeti ve hakimiyet açısından işinizi kolaylaştırır. Genelde sonradan atış avantajı sebebiyle daha uzun zıpkınlar tercih edilir.
Zıpkın seçiminde en önemli hususlardan biri zıpkının boyunu belirlemektir. Zıpkının boyunu belirlerken de kendi boyumuza, nerelerde ve kaç metre derinliklerde avlanacağımıza, agaşona yatıp yatmayacağımıza karar vermeliyiz.
Boyunuz çok kısa değilse yani 1,70 cm üzeriyse hemen her boy zıpkını kullanabilirsiniz; fakat daha kısa bir boya sahipseniz uzun zıpkınları kurarken zorlanabilirsiniz. Çünkü zıpkın ne kadar uzunsa kurarken lastiğe yetişmek ve lastiği çekmek o kadar zor olur.
Eğer kaya altlarında avlanacaksak ya da sığ sularda yakın mesafe atışları yaparak avlanacaksak 80 cm altı bir zıpkın tercih etmeliyiz. Genelde bu zıpkınlar 60 cm veya 75 cm boylara sahip olurlar.
Derin sularda ya da görüş mesafesinin yüksek olduğu berrak sularda İndirme linklerini görebilmek için sitemize üye ol manız veya giriş yapmanız gerekiyor.Sitemize üyelikler ücretsizdir! yatarak avlanacaksak 90 cm ve üzeri (100, 105, 110, 115…) uzunluktaki zıpkınları tercih etmeliyiz. Uzun zıpkın daha uzun atış demektir. Bu şekilde 90’lık ve üzeri zıpkınlarla 4/5 metreye kadar balık avlama şansınız olacaktır.
 
Zıpkının lastiği nasıl olmalı
Zıpkını suyun dışında kurmayın. Tehlikelidir. Ayrıca lastik su içinde daha kolay çekilip kurulur.
Lastikler çoğu sentetik kauçuktan yapılır. Balmumu renginde olanlar doğal kauçuktan üretilmiştir. Doğal olanların dayanıklılıkları azdır fakat esneklik ve toparlanmaları yüksektir. Sentetik lastiklerin esneklikleri ve toparlanmaları kalitelerine göre değişebilir. Doğal olanlara göre daha dayanıklıdırlar. Siyah ya da mavi-sarı gibi renkleri olur.
Lastik kalınlıkları kurulumu ve atışı etkileyen unsurlardır. Piyasadaki siyah lastikler genelde açık renk (sarı/mavi)  olanlara göre daha serttirler. Lastiğin kalınlığı arttıkça kurulumu zorlaşır ancak kuvveti artar.
Eğer kaya altı avlanacak 80 cm altı bir zıpkına sahipsek 14/16 mm’lik yumuşak ve tek lastik tercih etmek mantıklıdır. Çünkü atışlarımızı kısa mesafeden yapacağımız için çekerken bizi zorlayacak lastik kullanmaya gerek yoktur. Ancak daha sert atışlar yapmak isterseniz 18 mm’lik lastik de tercih edilebilir.
Uzak atışlar yapacağımız 90 cm üstü zıpkınlarda çift ve sert 19 veya 18’lik 50/52 cm lastik kullanılması daha mantıklıdır. Bu şekilde daha uzun ve hızlı bir atış yapabiliriz. Eğer bu şekil bir lastik kombinasyonu kurulumda sizi zorlayacaksa lastik 16 mm’lik tercih edilebilir. Ama sert lastik demek daha uzun atış demektir.
 
Zıpkınlar İçin Lastik boyları
75 cm zıpkın
Şiş boyları: kalınlık : 115 cm / 6mm , 6.25mm , 6.50mm  (şişin kalınlığı arttıkça tokluğu ve dayanıklılığı artacaktır. ince şişlerin sapması daha fazla olur. ancak kalın şiş için daha kalın lastik kullanmak gerekebilir.)
Lastik kalınlık – uzunluk :
16 mm – 18 cm – 20 cm
18 mm – 20 cm – 22 cm
20 mm – 20 cm – 22 cm( kısa zıpkınlarda yumuşak lastikler daha avantajlıdır)
 
90 cm Zıpkın : 
Şiş boyları – kalınlık : 120 cm , 130 cm / 6 , 6.25 , 6.50 , 7
Lastik kalınlık – uzunluk :
18 mm – 24 cm – 26 cm
20 mm – 24 cm – 26 cm
Çevirme Lastikler : 18 mm – 50 cm- 52 cm
 
100 cm Zıpkın 
Şiş boyları – kalınlık : 130 cm , 140 cm / 6 , 6.25 , 6.50 , 7
Lastik kalınlık – uzunluk :
16 mm – 24 cm
18 mm – 26 cm ,
20 mm – 26 cm , 28 cm
Çevirme Lastikler : 18 – 20 mm / 54 cm – 56 cm
 
110 cm Zıpkın 
Şiş boyları – kalınlık : 140 cm , 150 cm / 6 , 6.25 ,6.50 , 7
Lastik kalınlık – uzunluk :
18 mm – 30 cm – 32 cm
20 cm – 30 cm – 32 cm
Çevirme Lastikler : 18 – 20 mm – 56 cm – 58 cm
rob allen, cressi d15/g20, Picasso (daha yumuşak bir marka)
 
Şiş nasıl olmalı
Genel kullanımda 6,50-6,25 mm çapında ve uzunluğu zıpkınınıza göre değişen şişler tercih edilmeli. Şişler genellikle zıpkın boyundan 30 cm civarında daha uzun olurlar. Örneğin 90’lık bir zıpkına 6,50 mm’lik 125/130 cm arası bir şiş takılması uygundur.
Kısa zıpkınlarda ise daha kalın 7 mm’lik bir şiş tepmeyi azaltmak amacıyla daha iyi olabilir.
Şişler kayalara çarptıkça yamulur ve kütleşir bu da atışta hedeften sapmalara neden olabilir. bu sebeple sık sık kontrol edilmelidir.
Alıntıdır.
09-12-2021, 03:14 PM
Yorumlar : 0 • Okunma : 855
Deniz altında yaşayacağınız muhteşem bir maceraya hazır mısınız? Teknenizle masmavi denizde açıldıktan sonra kendinizi denizin serinliğe bırakıp çeşit çeşit balık avlama deneyimi sizleri bekliyor. İlk balığınızı avlamak ya da tecrübelerinize tecrübe katmak için haydi zıpkın seçimine başlayalım...
Zıpkınla Balık Avı deneyiminizi güvenli ve keyifli bir hale getirmek, zıpkın seçimi ile doğrudan bağlantılıdır. Bu noktada, Zıpkın Seçimi Yaparken özenli olmak ve Zıpkın Çeşitlerinii iyi tanımak gerekiyor. Gelin, zıpkın seçimi yaparken bilmeniz gereken detaylara hep birlikte göz atalım...

Zıpkın Çeşitlerini Keşfedin

Günümüzde zıpkınla balık avı yapmak için iki farklı tipte zıpkın bulunuyor. Açık ve kapalı kafa olarak çeşitlendirilen bu zıpkınlardan her ikisi de aynı amaç için kullanılsa da kullanım şekilleri farklılık göstermesinden dolayı, seçim yaparken özellikleri iyi bilmek çok daha doğru bir adım olacaktır. Eğer, balık avına yeni yeni merak salıyor ve ilk zıpkınınız için araştırma yapıyorsanız bizim önerimiz Kapalı Kafa Zıpkınlardır. Başlangıç olarak kapalı kafa tavsiye etmemizin nedeni, söz konusu tüfeklerin kurulumunun çok daha kolay olması. Bunun yanı sıra, eğer tecrübeli bir balık avcısı ya da zoru seven bir yeni başlayanlardansanız Açık Kafa Zıpkınlartercih etmelisiniz. Kapalı kafa zıpkına göre kurulumu biraz daha zahmetli olan açık kafa zıpkınlar, nişan alma sırasında sağladığı görüş alanı ile sıklıkla tercih edilmekte.

Bunların yanı sıra, gövde yapısına göre de farklılık gösteren zıpkınlar alüminyum, karbon ve ahşap olarak 3 farklı türe ayrılmakta. Zıpkının gövdesi, su içerisindeki tepme ve titreşimleri etkilemektedir. Bundan dolayı, zıpkın alırken, gövdenin yapısına dikkat etmek kaliteli bir avcılık açıcından önemli.
Alüminyum Zıpkınlar oldukça kullanışlı olup yeni başlayanlar için pratiktir. Detaylı bakım gerektirmeyen söz konusu zıpkınlar, genel olarak tercih edebileceğiniz en uygun fiyatlı zıpkınlardır. Hafif yapıları ile dikkat çeken karbon zıpkınlar ise uzun süreli dalışlar için oldukça uygundur. Bileğinizi ve elinizi yormayan yapısı ile ergonomik bir kullanıma sahip olan karbon yapılı zıpkınlar, aynı zamanda hassas bir kullanım gerektirdiği için yeni başlayanlara pek fazla tavsiye edilmez. Tamamen ahşap malzemeden üretilen ahşap yapılı zıpkınlar, genel olarak ağır olsalar da su içerisinde oldukça hafif olacaklar ve sizlere eşsiz bir kullanım sunacaklardır. Bunun yanı sıra, bakıma fazlasıyla ihtiyaç duyan bu tüfekler, fiyat olarak da diğer türlere göre biraz pahalıdır.

Zıpkının Boyu Ne Kadar Olmalı?

Zıpkın alırken belki de göz önünde bulundurmanız gereken en önemli detaylardan biri zıpkının boyudur. Sizlere konforlu bir kullanım sunacak, su altında etkili ve kaliteli vakit geçirmenizi sağlayacak zıpkın boyunuza ve kullanım alanınıza göre seçilmelidir. Boyunuz 1.70 cm üzerindeyse her boy zıpkını rahatlıkla kullanabilirsiniz. Bununla birlikte, sığ sular için genellikle 60 cm veya 75 cm zıpkınlar kullanılırken, derin sularda agaşona yatarak avlanacaksanız seçiminizi 90 cm ve üzerine olan zıpkınlardan yana kullanmalısınız.
09-12-2021, 03:13 PM
Yorumlar : 0 • Okunma : 844
Öğrencilerimden en çok gelen sorulardan birisi de ‘Zıpkınla Balık Avı İçin Gerekli Malzemeler Nelerdir?’ Milli bir sporcu ve zıpkınla balık avı şampiyonu olarak zıpkınla balık avı için malzeme seçiminin kritik olduğunu söyleyebilirim. Zıpkınla balık avında ancak malzemeleriniz, bilgi ve tecrübeniz kadar av yapabilirsiniz. Eskilerin dediği gibi: ‘alet işler, el övünür.’

Zıpkınla Balık Avı İçin Gerekli Malzemeler Nelerdir?

Zıpkınla balık avı için öncelikle doğru dalış ekipmanlarına ihtiyaç var. Bunlar; dalışın en önemli noktaları diye de anılan maske şnorkel ve paletle başlar ve elbise, eldiven, çorap, ağırlık kemeri, ağırlıklar, bıçak, balık teli, şamandıra, şiş kakıcı ve yedek malzemelerle devam eder.
Birçok dalıcı, çevresinin yönlendirmesi ya da reklamların etkisiyle zıpkınla balık avı için gerekli malzemeleri satın alır. Genellikle acemi dalıcılar ayağı sıkan paletler, su alan maskeler vb. sorunlar ile tatsız anlar yaşar ve paralarını da ne yazık ki boşa harcamış olurlar. Zıpkınla balık avı için gerekli malzemeler marka gözetmeksizin bir çok seçenek arasından denenerek alınmalı.
Peki, zıpkınla balık avı için gerekli malzeme seçiminde püf noktalar nelerdir?

Maske;

Su altına açılan penceremizdir. Mutlak temiz bir yüz ister. Maske; saç, sakal, bıyık, yağlı cilt, mimik izleri ve mimik hareketlerinden hoşlanmaz. Bu nedenle maske internetten ya da tavsiye üzerine alınmamalı, mutlaka bir çok marka ve seçenek arasından denenerek alınmalı. Maske derin dalışlar açısından çift camlı olmalı ki, içinde çok fazla hava kalıp basınçla yüzünüzü rahatsız etmesin.
Maskeyi denerken yüzünüze takın, nefesinizi burnunuzdan çekin ve lastiği başınıza takılı takmadan yüzünüzde iç basınç ile durabiliyor mu kontrol edin!
Yüzünüze sorunsuz oturduğuna inandığınız bir maske olduysa onu ne yapıp edip yedeğiyle ve kayış, toka gibi aksesuarlarıyla birlikte alın. Aslında maske için anlatılacaklar bu kadarla da sınırlı değil.

Şnorkel;

Nefes alırken  sürekli dibi izlememize yardımcı olan araç. Ağzımıza oturturken dişlerimizle rahatça kavranabilmeli. Baş çevresine oturabilmesi için oval bir şekle sahip olmalı.

Palet;

Suda daha fazla itme gücü elde edebilmek için ayağımıza giydiğimiz malzeme, plastik, fiber ya da karbon kompozit ürünlerden imal edilir.
Palet seçerken ayağımıza oturan ayakkabı gibi rahat olmalı ve mutlaka çorap ile denenmeli.
Palet; bacak kuvvetimize, ağırlığımıza ve vücut kütlemize göre seçilmeli. Doğru seçim yapılmazsa fazla ağırlıktan sonra dalıcıyı en çok yoran malzemedir.

Elbise;

Yerli üreticilerin sektöre sağladığı katkı yadsınamaz . İthal ürünlerden dahi kaliteli ve daha ekonomik üretilen elbiselerimiz dünyanın dört bir yanına ihraç edilmekte.
Neoprenden imal edilmiş, başta soğuk, güneş gibi bir çok dış etkiye karşı vücudu koruyan değişik kalınlıklarda ve desende imal edilmiş malzemedir. Elbiseler Jarse/ opencel (açık hücre),  smooth/opencel olmak üzere ikiye ayrılır. Mevsim koşullarına göre elbise seçilmeli. Yaza girerken 5mm, yazın 3mm, kışın 6mm ve üzeri kalınlıkta elbiseler seçilmeli.
Jarse elbise; bir tarafı değişik desende kumaş kaplı olan elbise, alınırken beden ölçülerinize uymalı. Herhangi bir yerinden sıkmamalı. Sıkan elbise, kan dolaşımını yavaşlatacağı için üşüme, ağrı, uyuşma yapabilir. Dalışa yeni başlayanların jarse/opencel elbise tercih etmesinde fayda var.
Smooth elbise; Bir tarafı deri gibi düz neopren, iç tarafı opencel olan ürün. Üzerinde hiç kumaş olmadığı için kullanımında özen ister. Daha çok bot ile dalışa giden usta dalıcıların tercih ettiği bir ürün.

Çorap ve Eldiven;

Neoprenden üretilmiş aksesuarlar. Bu ürünlerinde el ve ayağınıza uygun olanını almalısınız.

Ağırlık kemeri;

Yüzerliliğimizi dengeleyebilmek için gerekli olan kurşun ağırlıkları, balık teli, bıçak gibi aksesuarları üzerine taktığımız,  esnek lastikten imal edilmiş, tercihen Marsilya toka denilen pantolon kemer tokasını andıran tokası olan ürün.

Kurşun ağırlıklar;

Hidro dinamik  şekilde ağırlıklar seçilmeli. Oval, yuvarlak hatlı ağırlıkları alırken yüzerliliğinizi bilmiyorsanız eğitmen gözetiminde yapacağınız dalış eğitimlerinde neye ihtiyacınız olduğu netleşir. Ağırlıkları, 2 şer kg almak dengelemek içinde 1’er kg’lık iki adet almak yeterlidir.

Bıçak;

Sapı  rahatça kavranabilmeli, kaymamalı. Bir ağzı  tırtıklı , diğer ağzı düz kesici olmalı. Kılıfa söküp takması kolay olmalı. Daima yanınızda taşımalısınız.
“Bıçak, belki de bütün hayatınız boyunca lazım olmayacak. Ama bir gün unutkanlık ya da üşengeçlikten ötürü yanınıza almadığınız bıçağa bir daha asla ihtiyacınız olamayabilir.”

Balık ipi (dizgi, künte);

Avladığımız balıkları üzerimizde ya da şamandırada taşımamıza yardımcı olan malzeme. Ucu sivrice, ortasından iple bağlanmış yaklaşık 20-25 cm uzunluğunda paslanmaz çelikten imal edilmiş aksesuar.

Şiş kakıcı;

Dibe ya da taşa saplanan şişimizi el kuvvetiyle çıkartamayız. Bunun için şişin arka kanalına takılarak çevirmemize, çekmemize yada itmemize yardımcı olan bu malzeme paslanmaz çelikten imal edilir. Üzerinizde ya da şamandıranızda taşınabilir.

Şamandıra;

Yasal zorunluluk olan şamandıra güvenliğiniz açısından görülebilir büyüklükte sarı, turucu, kırmızı gibi dikkat çekici renklere sahip  olmalı. Şamandıralar, üzerinde mavi beyaz ya da kırmızı zemin üzerine beyaz şeritli dalış bayrağı olan şişebilen  pvs balon, poliüretan, eva, strafor gibi yüzme özelliği yüksek malzemelerden imal edilirler.
Şamandıra; yorulduğumuzda sizi de taşıyabilecek kapasitede olmalı. Üzerine balık, zıpkın, fener, şiş kakıcı, su vb. malzemelerinizi asabileceğiniz yada koyabileceğiniz yerleri olan teknolojide olmalı.
Dalış noktanızı markalayabilmek için yeter uzunlukta yüzer ipi ve bu ipi sarabilmek için kasnak adı verilen parçası da olmalı.
Zıpkınla Balık Avı İçin Gerekli Malzemeler Nelerdir? yazısını beğendiyseniz lütfen paylaşın!
Dalışa yeni başladıysanız Zıpkın Avcılığı Kuralları ve Serbest Dalışta Güvenlik üzerine yazımıza da göz atmayı unutmayın!

maltepe escort ataşehir escort anadolu yakası escort kadıköy escort anadolu yakası escort ümraniye escort şerifali escort üsküdar escort erenköy escort ataşehir escort ümraniye escort şerifali escort samandıra escort pendik escort kurtköy escort kartal escort gebze escort tuzla escort bostancı escort göztepe escort beykoz escort suadiye escort escort bayan seks hikaye ankara escort izmir escort maltepe escort pendik escort escort bayan anadolu yakası escort riva escort acıbadem escort ataşehir escort kadıköy escort maltepe escort kadıköy escort pendik escort ataşehir escort kadıköy escort göztepe escort maltepe escort bostancı escort ankara escort kocaeli escort